TYPOLOGIES

Cultural

+ 2
DIFFICULTY

MIN. AGE

TRANS YAYLA TURU

Trans Yayla Yolu

  • Artvin ve Rize'de geçen bol yürüyüşlü program
  • Zor ve orta seviyeli yürüyüşler
  • Ekolojik yapısıyla ünlü Fırtına Vadisi
  • Büyüleyici gölleriyle Verçenik Dağı ve Kapılı Göller
  • Artvin'in en güzel noktaları
  • Bilinmeyen güzellik Ciro Şelalesi
  • Hevek Dilberdüzü vadi yürüyüşü
  • Delikkaya Şelalesi & Cehennemdere Kanyonu
  • Cittaslow (Yavaş Şehir) ünvanlı Şavşat
  • Tamara Odaları ve Suatılan Şelalesi
  • Şavşat Peri Bacaları

PROGRAM

Rize'de buluşmanın ardından aracımızla Şavşat'a doğru yola çıkıyoruz. İlk olarak Rize'nin Fındıklı ilçesine varıyoruz. Burada gerçek Laz mimarisinin bugün hala ayakta olan muhteşem örneklerini ziyaret ettikten sonra rotamızı Murgul'a çeviriyoruz ve Delikli Kaya Şelalesi'ne gidiyoruz. Dileyenler şelalenin dibinde oluşan havuza girebilir. Şelaleden ayrıldıktan sonra Şavşat'a doğru yola devam ediyoruz.

Şavşat’a doğru yükselirken sağ tarafta 249 metrelik yüksekliği ile ülkemizin en yüksek dünyanın 6. (sıralama değişiyor sürekli) en yüksek barajı olan Deriner’i göreceksiniz. Burada Artvin manzarası ile beraber kısa bir mola vereceğiz.

Akşam üstü Şavşat merkeze varmış olacağız. Otelimize yerleştikten sonra biraz dinlenip günbatımına gideceğiz. Burada size bir takım ikramlarımız olabilir. Günbatımının ardından otelimize dönüyoruz. Akşam yemeği otelde.

Bugün kahvaltıdan sonra programın en uzun yürüyüşünü yapmak üzere Aşağı Koyunlu Köyü’ne gidiyoruz. Gürcistan Krallığı'nı ‘Altın Çağı' olarak bilinen 1184-1213 yılları arasında yöneten ünlü kraliçe Tamara'ya ait olduğu bilinen ‘Tamara Odaları' ve yanı başındaki ‘Suatılan Şelalesi' günümüzü renklendirecek. Buraya giden patika ilk başta orman içinde geçiyor. Yavaş yavaş 1 saat yükseldikten sonra patika düzleşiyor. Burası kendinizi İsviçre Alplerinde zannedeceğiniz bir manzaraya sahip. Uçsuz bucaksız Şavşat Köyleri manzarası karşınızda.

Burada biraz mola verdikten sonra 1 saat da yan tarafımızda derin vadi üstümüz dağ yamacı olan patikadan yürüyerek Tamara Odaları adı verilen manastıra varıyoruz. Buradan Suatılan Şelalesi gözüküyor. 60 metre yükseklikten akan şelale yürüyüşün uzunluğu nedeni ile çok fazla ziyaret almıyor. Böyle de kalsın. Manastır harabelerinden şelalenin yakınına 15 dakikalık bir yürüyüşle varılabiliyor. Buradaki küçük şelalelerde yüzebilirsiniz. Öğle yemeği molamızı burada vereceğiz.

Daha sonra aynı yoldan dönüp otelimize gideceğiz. Kalan vakte göre Şavşat Köylerinde keşifler yapabiliriz.

Kahvaltının ardından Şavşat'tan ayrılıyoruz ve Barhal'a doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 3 saatlik yolculuk sonunda vardığımız Barhal'da kolay yürüyüşlü ama bir o kadar da keyifli bir gün geçireceğiz. Güzel manzaralı bir yolculukla ulaşacağımız parkur başlangıcı daha araçtan iner inmez tarihe göre böğürtlen, çilek veya frambuazlarla karşılıyor bizi:) Parkur başlangıcından ayrılabilirsek yaklaşık 1 saatlik bir yürüyüşle Ciro Şelalesine varıyoruz.

Şelale yaklaşık 20 metre yükseklikte ve bir kaya bloğunun üzerinden akıyor. Biraz fotoğraf çektikten sonra yaklaşık 20 dakika süren bir yürüyüşün sonunda şelalenin üzerindeki düzlüğe yani yaylaya varıyoruz. Burası çevresi yüksek tepelerle çevrilmiş yemyeşil bir ova gibi. Ortasından bir dere akıyor ve küçük şelaleler de var. Artık burada günün keyfini çıkartacağız. Öğle kumanyamızı da burada yiyeceğiz. Bugün hiç acelemiz yok keyfini çıkaralım.

İsteyenler yemyeşil çimenlerde dinlenebilir, isteyenler vadinin içinde yürüyüş yapabilir isteyenler de gençleşmek için buz gibi sulara girilir. Diğerlerini tur içinde zaten yaptınız veya yapacaksınız. Dereye ve küçük şelalenin göletine girmenizi tavsiye ederiz.

Dönüş de aynı parkur üzerinden yine dağ meyveleri yiyerek olacak:) Aracımızla buluştuktan sonra Barhal veya Hevek'teki pansiyonumuza yerleşiyoruz.

Kahvaltıdan sonra Hevek’ten yürüyşümüze başlıyoruz. İlk olarak aracımızla 2200 metre yükseklikteki Olgunlar (Meredet) Yaylası'na çıkıyoruz. Kısa bir molanın ardından artık Kaçkar patikasına girip yürüyüşe başlıyoruz.

Bugünkü parkurumuzun orta noktası olan Nastaf Yaylası'nda (2400m) kısa bir mola verdikten sonra 1,5 saatlik yürüyüşle Dilberdüzü Kamp Alanı'na (2900 m) varıyoruz.

Öğle yemeğimizi aldıktan sonra burada vakit geçirip dinlendikten sonra aynı yoldan geri dönüyoruz ve akşam saatlerinde otelimize ulaşıyoruz.

Kahvaltının ardından araçla Olgunlar Yaylası’na varıyor ve yokuş yukarı, Naletleme Geçidi’ne doğru yola çıkıyoruz.

Rehber önde siz arkada yürü babam yürü, yürü babam yürü. :) İlk mola Dibe Yaylası’na, sonra Dibe Düzü’nde. Burada biraz soluklanıp Naletleme Geçidi’ne doğru tırmanışa devam ediyoruz. Naletleme geçidi aslında adı gibi ürkütücü değil kesinlikle, galiba, şüphesiz, belki :) Genelde kısa süreli şuur kaybına neden olup yürüyüş sonunda geçide ‘Allah belanı versin geçidi’, ‘kahrolası geçidi’ gibi isimler koyanlar olmuştur. :) Neyse efendim lafı uzatmaya gerek yok, meşhur geçidimizi ağır ağır çıkıyoruz.

Geçit 3400 metre yükseklikte ve Rize’yi Artvin’den ayıran sınır tam üzerinden geçiyor. Naletleme Geçidi’nden sonra Karadeniz Gölü’ne doğru inmeye başlıyoruz. Göle inmeden karşımıza çıkan Acı Göl'ün kenarından Kavrun aşıtına doğru çıkacağız. 15 dakikalık bu çıkışın ardından Küçük Gölün kenarında Mezovit ve Kemerli Kaçkar manzarasına karşı bir mola vereceğiz. Daha sonra patikadan aşağıya inerek 2200 metre yükseklikteki Kavrun Yaylası'na varıyoruz. Burada biraz mola verdikten sonra minibüsle Ayder Yaylası veya Mollaveyis Köyü'ne inip otelimize yerleşeceğiz.

Kahvaltımızın ardından bölgenin en yüksek 2. dağı olan 3711 metre yüksekliğindeki Verçenik Dağı’nın eteklerine doğru yola çıkıyoruz. Fırtına Vadisi'ni oluşturan nehirleri, dereleri kaynağına doğru takip ediyoruz.
Yolun bittiği yer Verçenik Yaylası. Buradan sonra patikadan yürüyerek devam ediyoruz. Genelde parkur az eğimli sadece göllerin altına geldiğimizde S’ler çizerek yükselen patika biraz diktir. Kimi zaman çimenlerin üzerinde, kimi zaman kayaların arasındaki patikalardan yürüyüp ufak dereleri geçerek Verçenik Dağı’nın altında serpiştirilmiş derin mavi renkli 3000 metre yükseklikteki Kapılı Göller’e ulaşıyoruz. Basamak gibi üst üstte dizilmiş göller ve suya yansıyan dağın görüntüsü fotoğraf severler için bulunmaz nimet. Tabi göl deyince o gölde yüzmekte olağan bir davranış. Sonradan pişman olmamak için mayo ve havlunuzu yanınızda bulundurmanızda fayda var. Öğle yemeğimizi göl kenarında yediğimiz uzun molanın ardından aynı yoldan geri dönüyoruz.

Yalnız bugünkü yürüyüşümüz bitmedi grubun genel performansına ve hava durumuna göre yürüyüşe başladığımız Verçenik Yaylası’na inmeden sağdan yükselerek önce Sulak Göl'e daha sonra da yokuş aşağıya yürüyerek Çiçekli Yayla’ya ulaşacağız. Bu yürüyüş sırasında Köylük Sırtı'ndan geçeceğiz. Burası her yeri gören bir konumda. Aracımız bizi Çiçekli Yayla'dan aldıktan sonra otelimize dönüyoruz. Bugünkü parkurumuzun toplam yürüyüş süresi 4,5 saat civarında olacaktır.

Kahvaltının ardından turumuzun son gününe başlıyoruz. Bugün birbirinden güzel üç yaylayı ziyaret edeceğiz. İlk olarak Pokut ve Sal Yaylası'na gideceğiz.

Hava durumu ve yol koşullara göre uygun araçla çıkacağımız Pokut ve Sal Yaylaları defalarca gazete ve dergilere konu olan, instagram paylaşımlarının vazgeçilmez noktası, 2000 metre yükseklikte muhteşem güzellikte iki yayladır. Tepe üstüne kurulu bu yaylalardaki tüm evlerin tamamen ahşaptır. Bakirliğini korumuş bu iki yaylanın etrafı vahşi bir ormanla çevrili, manzara ise doyulmaz.

Otelden yaklaşık 1 saatlik bir yolculuğun ardından ilk durağımız olan Sal Yaylası’na ulaşıyoruz. Yaylanın ön kısmındaki geniş çimenlik alan ve arkasında dizili yayla evleri farklı bir güzellik sunuyor. Hele Sal’ın üstündeki bankta oturmak, etrafı seyredip temiz havayı ciğerlere çekmek anlatılmaz yaşanır denen deneyimlerden. Sal Yaylası'yla olan birlikteliğimiz bittikten sonra Pokut Yaylası'na geçiyoruz.

İki yayla arasında yapacağımız yarım saatlik düz orman içi yürüyüş güne ayrı bir güzellik katacak. Bu kısa yürüyüşün ardından bu sefer Pokut Yaylası’nın manzarasının keyfini çıkarıyoruz. Bir yandan deniz, bir yandan Kaçkar, şansımız varsa bulut denizi ve bulutlardan başını çıkarmış dağ adacıkları. Etrafı balta girmemiş bir doğal yaşlı orman ile çevrili olan Pokut’a doyamayacaksınız. Pokut'ta manzaraya karşı vereceğimiz molada size sürpriz ikramlarımız olacak. Yaylayı gezip keyfini çıkardıktan sonra Hazindak Yaylası'na doğru yürüyüşe başlıyoruz.

Hazindak, 4 yaylanın yolunun kesiştiği bir tepe üzerinde kurulmuş küçük sevimli ve oldukça korunmuş bir yayla. 2,5 saatlik bir yürüyüşünün ardından yaylaya varıyoruz. Öğle yemeğimizi burada yiyip biraz vakit geçirdikten sonra aracımızla buluşup dönüşe geçiyoruz. Kalan zamana göre yol üstünde uğrayabileceğimiz bir kaç yer daha var. Muhteşem Palovit Şelalesi ise bu yürüyüşü taçlandıracaktır.  15 metre yükseklikteki şelale bölgenin en yüksek değil ama debisi en fazla olan şelalesidir. İsteyenler yoldan aşağıya inip şelalenin dibinde fotoğraf çektirebilir.